24 Aralık 2017

La pianiste


şu haneke filmlerini izleyip sıradan bir bassam mı diye düşünmüyor değilim. sonuçta almak istediği reaksiyon bu. bu filmi haneke yapmış diye izlemeye başlamadım ama baktım onun filmiymiş, zaten beş on dakika sonra rahatsız etmeye başladı. beni rahatsız ederek büyük sorgulamalar yaptırdı güya, modern insanı bana sado mazo olarak anlattı. analı hem de, öyle düz falan da değil. romantizmine ve oyunculuklarına sokayım dedim. tamam bu malca senaryoyu iyi yansıtmışlar, güzel germişler. gözler hafif seyriyor falan süper de ne lan bu? bu ne lan? sanat buysa lafım yok, beğenenlere de lafım yok. hep işte isim yapmakla ilgili. çelişkinin allahı da burada yatıyor. samimiyetsizliği, iki yüzlülüğü anlatan anarşist adam sonunda aynı tiplerce beğenilir. hepsini zaten kimin için yapmaktadır ki? zaten hikayedeki en büyük mallık esas karakterlerin ilişkisi. mesaj için senaryoyu çöp yapmak da sanat oluyor.

--- spoiler ---

.sen hiç bir profesör gördün mü? hiç tanımadığı bir sarı delikanlıya usulca sokulup ağzıma çorap sok, annemi kitleyip beni becer falan desin. bu nedir lan? 

.diyelim içinden geçiriyor, diyelim harbiden rahatsız. bu durumda biraz olsun kariyerini falan düşünmez mi? mevzu nedir yani? makul değil. annesinin kariyerini düşündüğü için ondan öç alma niyetindeyse gitsin piano çalamasın, en beteri bu olmaz mıydı? 

.cinselliğin bu bağlamda yeri yok aslında. anasını eleştirecek derken, baskıcılığı ya da işte her ne haltsa ona vurgu yapacak derken anasının üzerine atlayıp öpmeler sonra tutup üreme organına bakmalar, kıllarını gördüm demeler nedir? neyi anlatmaktadır? ben anlayamadım da hehe.

.işte çarpıcı olacak, midemiz kalkacak bundan prim yapacak. sonra çok düşünen biri olarak toplumu sorgulamış olacak. ulan zaten komple porno, şimdi pornoyu filmde verince mi eleştirmek oluyor? nesini eleştiriyorsun ki?

.zaten benzer şey bunda da var, herkesin rahatlıkla görebileceği şekilde bir profesör tutup bu işleri yapar mı? baş örtüsü takıp sinemada sevişen çiftleri izleyip sonra arabanın dibine işemek nedir? işemek nedir? bunun fetiş dünyasında yeri ve önemi nedir? yani yere işemekten bahsediyorum. ne desem fazla yani.

.en başında eleman mühendisliği bırakıp karı için müzik okumaya gelmesi de ağır mallık, yok böyle bir senaryo. gerçekçiliğini seveyim yani. sonra çok yetenekli, aynı zamanda çok yakışıklı, karı irrite oluyor. kabul etmiyor, hava attı diyor. sinirden düz çizgiler çiziyordu. kendini parçalıyordu. neyin tribinde anlamak mümkün değil.

.hepsi manyaksa o ayrı, tımarhanede geçse yine neyse. birisi sen hastasın diyor. diğeri geliyor tuvalette sıkıştırıyor. öpmek falan istiyor ama öptürmeyince deliriyor. derken bir saksoya hayır dememden sonra tamamına erdireyince de sonunda aşırı sinirleniyor.

.madem öyle yer misin yemez misin diyerek az biraz dövdükten sonra beceriyor ve veda ediyor. kadın da konsere çıktığı zaman elemanı gördükten sonra yanına aldığı ekmek bıçağını göğsünün biraz yukarsına batırıyor ve böylece bitiyor film, bir anlamı da yok yani. ne anlattıysa sokayım yani.

--- spoiler ---