filmin oyuncularının büyük çoğunluğu dizilerden tipine aşina olduğumuz insanlar. konusu falan da aslında çok orjinal değil ama pek keyifle izlenen bir yapısı var. aksiyon olmasından olabilir ama öyle baymıyorlar. güzel şekilde akışını ayarlamışlar. biraz daha fazla felsefe katabilirlermiş, sonuçta sosyal bir deneyin filmi ama çok da fazla açıklama getirmemişler, ikinci filme kapı aralayarak bitirmişler. benzer şekilde sonraki projeye gönderme yapıp da çekilemeyen dizi filmler hatırlıyorum. adamlar pek olumlu herhalde, devamı gelir diye çok güven içersinde oluyorlar. öyle kalıyor, ha kalsa da problem değil de işte bir tutam eksik düşünce altyapısı var, onu da yapsalarmış, efsane olurmuş.
--- spoiler ---
.en çok salak karı karakterinin adamı öldürememesi olayına sinirlendim. daha beş dakika önce gerçekçi olmalıyız. olaylar ciddileşince ne olacak? herkesi kurtaramazsın diyordu. iki dakika kaldı, adamı öldürse 30 kişi kurtulacak ama öldüremedi işte. hani iş başa gelince öldüremezsin işte diyebildi. onun karakterindeki hata yüzünden insan öldü denebilir ama pek de sağlam bir tarafı yok bu düşüncenin.
.diğer taraftan madem herkesler ölecek tek kişi kalacak ki en baştan beri belliydi. bu durumda ben oynamıyorum arkadaş diye herkes kendini kesebilirdi. bir yerden sonra çoğunluğun diğerini öldürmeye çalışması için çoğunun yaşama ihtimalini görmesi gerekir. 30 kişiden sonra tek kişinin yaşayacağı belliydi. yani sonra ne olacak meselesini çok eksik bıraktılar. herkesin daha çok adam öldürmeye çalışması bir yerden sonra saçma oldu.
.insan hayatının değeri nedir gibi bir cümle sarf etti. deneyin başındaki yüzü yanık adam biraz felsefe katmaya çalıştı ama çok yaşayamadı. hiç masum insan öldürülür mü diyen eleman en başından beri adam öldürmemiş eleman, en çok adam öldürmüş eski asker, patron tipinin kafasını ofis sarf malzemesi ile ezerek öldürdü. bu bir göndermedir, güzel de göndermedi ama işte hepsi bu kadar.
.daha sonraki planını da sevdim. sarışın tip patlamamış beyinlerden bombaları çıkarıp toparlıyordu. onu cebe atmış, bunu götürürlerken hepsinin cebine atıvermiş. onları patlattı. deney yapanların hepsini öldürdü, güzelce intikamını aldı ve bitişte de bir sürü deney görüntüleri geldi. şimdi hepsi deney yapan ekibi de öldürüyor muymuş? bir anlamda öyle bir görüntü verdiler, o pek olmadı. belki ben yanlış anlamışımdır.
.kolombiyada, tanrının (gidiler gidisi) unuttuğu bir mekanda bir binada başlıyor olaylar. ilkin şirketin girişinde gariplik oluyor. yoğun güvenlik, yerel halkın işe alınmaması. 80 adet amerikalı mal içerde, bir tane de yeni gelen bir kadın var. ha o da kafasında takip cihazı olmadan bir köşede sessizce kalsa ölmeyecekti ya onu hele hiç anlamadım. her neyse...
.derken bir uyarı sesi ile herkes irkiliyor. şu kadar vakit içinde iki tane insan öldürmezseniz, sonuçlarına katlanırsınız şeklinde. herkes şaka zannediyor ama kaynak makinasıyla bile delinemeyen maddeden (artık nasıl bir şeyse) yapılmış kepenklerle falan apartmanı komple kapatıyorlar. kimse kaçamayacak yani orası belli oldu.
.çatıdan sarkalım yavaşça inelim falan da yok, kurtarın bizi şeklindeki yazıları asmaya çalışıyorlar, aşağıdan ateş ediyorlar. böyle bir şey işte.
.derken beyinlerindeki takip cihazlarını patlatıyorlar. dört kişi ölüyor ortalık karışıyor. şirketin başındaki tip ve onun emir erleri kıvamında alt kademe ama şiddet yanlısı tipler silahlanmaya çalışıyor. önce buna şişko zenci güvenlik görevlisi mani oluyor. sonra adamı bıçakladıktan sonra anahtarı alıp silahlanıyorlar, artık yer misin yemez misin şeklinde adam öldürmeye geçiyorlar.
.önce sanki biraz insani yapıp, arkasında çoluk çocuk olmayan, yaşlı tipleri öldürelim diyorlar. yeterli sayı gelmiyor. sıradan diziyorlar artık. herkesleri öldürecekken, arkada kalan kız elektriği kesiyor ve olaylar gelişiyor. sonra işte önüne gelene ateş etmeler falan filan derken, bir kişi kalıyor. iki dakika içinde bir kişi öldürmezlerse 30 kişi ölecek. oradan da olaylar yukarda anlattığım şekilde gelişip bitip gidiyor.
--- spoiler ---