3 Temmuz 2016

Network


şimdi klasikleşmiş filmlerin eleştirilmesi mevzusuna geldik de ne bileyim çok da bilmişlik olmasın, şöyle olmasın böyle olmasın. tamam filmi izlerken hoşça vakit geçirdim. böyle olunca vay canına süper bir film olmuş eleştirilecek bir tarafı kalmamış anlamına gelmiyor. olayın derinine inelim diyen adama daha çok eleştiri gerekiyor sanki. kendi çapında bir etki yaratmış bir filme benziyor. görüntüleri falan öyle eski film kıvamında da değil. böyle konuşanın yüzüne kameranın geldiği dönemlerden de değil gibi, eğer o dönemdeyse dönemin ötesinde bir çekim olmuş. sıkmadan izletiyor. yapım olarak göze çarpan tek şey herhalde, hepsinin kıyafetlerinin yepisyeni olmasıydı. kıfayet eskitme kullanmıyorlar ve bu gerçekliğimizi etkiliyor haliyle... neyse buyrun spoiler içine geçelim.

--- spoiler ---

.televizyonun gerçek olmadığını televizyondan haykırma sorunu var. şimdi bu adamın elindeki güç, yeni nesil peygamber tadında insanlara sesleniyor ve belli bir popülarite yakalanıyor eyvallah ama televizyonu kapat anne, seni de kandırıyorlar derken ve bunu televizyon içinde söylerken nereye varmış oluyoruz?

.film orada bitse, başka bir yere gitse yine eyvallah diyeceğim. ne bileyim bayıldıktan sonra akıl hastanesine kaldırırlar. akıl hastanesinde muhabbetlerini yine tv şovu olarak seyirciye aktarırlar, böyle bir senaryo olsa böyle bir çelişki olmazdı.

.çelişki umurlarında değildi çünkü daha maddi mevzularda insanların ayağa kalkmasını istedi. arap sermayesi amerikayı satın alıyor diye ayağa kalktı ve sırf adam bunu haykırdı diye anlaşmalar askıya alındı. bu sefer network'ün sahibi abimiz çekti karşısına konuştu. senin atom ve atom altlarının düzeni paradır, sen ne yaptığını bilmiyorsun dedi.

.meğer adam bunu seviyormış falan filan ama tanrının yüzünü gördüm meselesine çevirdiler orada. ilkin karanlıkta gösterdiği tepkileri söyledi. bu da para babası olan ve dünyayı ülkelerin değil şirketlerin yönettiğini söyleyen bir zenginin düşünce dünyasının sınırı olmuş oldu. ha yaşanan gerçek budur, her şey bir iştir. ona lafım yok ama bizim azgın peygamberin, deli gibi sinirli ve artık daha fazla katlanamayacak olan peygamberin buna tepkisi böyle olmamalıydı.

.yav he he deyip, yine söylediklerini tekrar etmeli. geliştirmeli, daha acayip şeyler söylemeliydi. insanların bireyselliklerini kaybettiği ve insan olmanın öldüğü eleştirisinden sonra reytingleri düşmeye başladı. para mevzusundan sonra buna mı geçti? dünyayı zenginler yönetiyor, algıları onlar belirliyor. neyi düşünüp, neyi düşünmeyeceğini onlar belirlemiş oluyor ise bunun tepkisi bireyselliğin ölüşü, insanlığın ölüşü mü olmalıydı?

.insanlar depresif halini beğenmedi, kızgınlıktan umutsuzluğa geçti ve abimizin konuşmasını tekrar dinleyemedik ki zaten filmin en büyük eksisi bu. esas adam bu kızgın peygamber daha çok konuşmalı, daha çok fikir beyan etmeliydi. onun ağzından ve geldiği noktadan sonra beli bir suikast anlamlı olabilirdi. şimdi adam kanala para kaybettirecek, reytingler azalıyor diye reklam gelirleri azalacak diye yönetim kurulu toplantısı gibi bir şeyde adamın öldürülmesine karar verdiler. şakalı komikli, abartılı bir anlatım olsa gerek.

.tabii gerçekliğin sorgusu meselesine yaşlı adam ile hırslı genç başarılı iş kadınının aşkı meselesini de eklemek gerek. bu max abimiz yönetici sıfatı ile ayağı yere basan, eski toprak bir abimiz idi. bu noktada kalıp kafası uçmuş kızgın peygamber ile bir çekişme yapmak yerine adamı iki dakikada kovdurdular ve tutup çılgın aşık moduna geçirdiler.

.ha sözleri içinde kalmış olmalı ki karşısındaki kadına senin hayatın dizi, gerçeklikle tek bağlantın benim sevgim, ben yoksam her şey yalan dedi hehe. yani baktığın vakit standart bir filmin içindeki aşk hikayesinin zorunluluğu adına oraya konmuş, madem koyduk gerçeklik sorgusu yapalım bari diye de dialoglar konmuş hale getirdikleri bir yapı olmuş.

.madem protestsiniz bu kadar, max abimizin sert gerçekliği ile howard abimizin çılgın gerçekliğini kapıştırsalardı. bu dialoglar üzerinden film ilerlese çok daha iyi olmaz mıydı? tamam hoş yerlere paymak basmışlar ama bunu zengin abinin de dediği gibi tv ekranından yapıyorlar. aynı bokun lacivertine geliyoruz. max daha olaylar başlamadan akıl sağlığı sorgusu yaptıydı, adamla tartışırken de yine bayıldıydı. olaylar kesinlikle bu eksenden bir mesaj göndermeye girebilirdi, senaryonun gelişi müsaitti ama onun yerine yalan hayatı ballandıra ballandıra anlatıp, yine yalan hayata kazandırıp, son anda yine reklamlarla bitirmiş oldular. böyle eleştiriyi hemencecik kabul edip, baştacı yapamıyoruz. kusura bakmasınlar.

--- spoiler ---