4 Nisan 2014

Snowpiercer


filmin fikri altyapısı pek sağlam idi o yüzden hikayesindeki aksaklıkları görmezden gelebildim ve pek bir beğendim. böyle dünya üzerine güzel bir bakış, ekosistemidir, insanlığın yarattığı sistemlerdir, bunlar üzerine pek sağlam laflar edip sonunu da güzel bir şekilde bitirdiler. tabi bir noktada son yine iki seçeneğe düşüyor ama güzel toparladılar. geniş çaptaki görüntüler biraz aksak idi, tren içindeki görüntüler daha iyi idi. oyuncularımız da pek iyi idi. güney koreli abiler her daim iyi. saygılarımızı sunuyoruz. (akılda kalıcı bir müziği yoktu sanki.)

--- spoiler ---

.aksaklıklardan başlayalım. kronol mudur nedir? bunun bağımlısı olan insan dışarda ne yapacak? patlayıcı için toparlıyormış tamam, o güzel plandı ama bağımlısı olduğu gerçeği de değişmedi. o da numara olsaydı bak o zaman daha iyi olurdu.

.tanrı rolündeki abimizin lafları aslında devrimci bünyelere sağlam eleştiri getirmiş oluyor. düzenin devam etmesi toplamda insanın yararına, ne kadar zarar ziyan da olsa. bebek bile yeseniz diyor, bu insanlığın devamı için, popülasyonu dengede tutmak için falan ama iyi güzel de, kurtarıcı ve devrimci abilerimiz treni yerle bir edince iyi mi oluyor yani?

.kutup ayısı güzellemesi yapmışlar orada da yani hayatta kalınabiliyor, kutup ayısı varsa ekosistemi vardır. eskimo tarzında da yaşanabilir demektir ama yine de bir tren dolusu insan ölmeden de bunu başarmak mümkün olabilirdi. yine insan öldürerek başka bir düzene geçiş, doğanın düzenine geçiş olmuş oluyor. sonuçta bir şey değişmiyor.

.o yüzden curtis'in seçimi aslında pek zordu. bir ana kadar trenin başına geçeceğini düşündüm ama çocuk işçileri görünce geçemedi. limiti o muymuş? yoksa tanıdık olduğu için mi öyleydi? bunlar soru işareti ama eski tanıdık veledi görünce kolunu feda etti önce, sonra patlamadan kurtarmak için yavrularını koruyan babalar misali ikisi çocukları korudu. wilfred abimiz de "nice" diyerek olayı sonlandırmış oldular. bu sahneleri pek beğendim.

.ebedi tren meselesi de çok zorlama idi aslında ama tren dünyadır meselesinde bir anlaşılır oluyor. ha işlerin kopma noktası bazı parçaların tedarik edilememesi ve oraya girecek boyutta sadece 5 yaşında çocuk olması meselesi ise olayların kopma noktası olsun diye tasarlanmış bir şey idi. o yüzden yine zorlama diyorum ama yine anlaşılabilir.

.karakterlerin patır patır ölmesi de güzeldi, garip idi. en son curtis ve güney koreliler kalıyor. dünyanın en sonuna da eğer vagondaki herkes öldü ise güney koreli ve zenci çocuk kalıyor. artık nasıl bir nüfus olacak düşünelim hehe.

--- spoiler ---