9 Haziran 2016

Midnight Special


böyle tatlı bir film amma velakin sonunda istenileni veremedi. tabii ne istiyorduk? böyle deli aksiyon falan değil de biz insanlara bir iki öğüt falan mı? göstere göstere değil de üstü kapalı bir öğüt olabilirdi. genel hatları ile aile ve inanma üzerine kurulu kovalamacalı bir film olmuş. tamam bu da izlemesi rahat ve ferah bir tür ama yine de işte dramına bir miktar felsefe serpseler çok harika olacakmış, olamamış. buna da şükür. esas adam psikopat karakterlerin oyuncusu, esas kadın tanıdık bir tip. velet tipi de cuk oturmuş. tema müziği de pek tatlı, nereye koysan gitti. öyle izlemesi hoş, sonu biraz buruk bir film olmuş. dramı bol, maceralı bilim kurgu izlenmek isteniyorsa işe yarıyor. fazla bir şey de beklememek lazım şimdi.

--- spoiler ---

.çocuk nasıl insanlar arasında peydah olmuş? olayın geçmişi ile ilgili bir bilgi vermediler bize. belki çocuk bize ait değildir dediler de nasıl insan çocuğu? nasıl et formu? sonunda parıltılı gözler (ecinniler mübarek) gelince kendisi de bedenini bıraktı gitti mi? 

.belki hikayeyi cinniler açısından da geliştirebilirlerdi. paralel evren ise aradaki köprü falan gibi ne bileyim? böyle bir şeyler katmak yerine sadece çocuğu evine ulaştırma görevini üstlenen inanmış aile üyeleri ve arkadaşları şekline getirdiler.

.olayların başlangıcı tarikat baskınıyla oluyor. çocuğu ellerinde tutuyorlarmış. velet uydualrdan oradan buradan sinyaller alıp insanlara aktarabiliyormuş. güneşe çıkamıyor imiş. o yüzden tüm müritler gece hayatına geçmişler.

.çocuğun babası ve babasının yakın arkadaşı onu kaçırıyorlar. filmin başı böyle işte. baştan sona kaçış, belli bir yere götürülmesi gerekiyormuş. fbi ve tarikat peşinde iken veledi ona inanan babası başta olmak üzere üç adet insan ulaşması gereken yere ulaştırıyor.

.inanme vurguları, çok bilmiş tavırları, büyük adamlara seslenişleri falan tatlıydı. güneşe çıktıktan sonra bir miktar daha aydınlanıp kendisinin nerden olduğunu açıklamasını da çok anlamadık. bizim yorumumuz, paralel evren olduğu yönünde. mevcut dünyanın üstünde bir dünya daha varmış. içiçe geçmiş ama biz onları göremiyoruz (bizonlar belgeselde) lakin onlar aşmışlar herhalde ki bizi görüyorlar, her şeyleri biliyorlar. barışçıl bir ırk ya da işte belki aşmış insanların ruh halleri, şehirler falan kurmuşlar içiçe yaşıyorlar. böyle de tatlı bir konusu var işte.

.baştan sonra bunun gerçekliğini o kadar tartışmıyorlar ama filmin sonunda belli bir çapta insanın buna tanık olması iyidi. sorgulama ve babasının başında elektrotlar ile ufka bakarken hafif gözlerinin beyazlaşması da babasına mesaj olsa gerek. bundan başka da bir şeyler çıkartamadık, o hep seninle der gibi olmuşlar.

.veledin yok oluşunu hafiften pudra filmine de benzettim ama tabii o filmde çok dramlıydı. annesi baştan kabullenmiş durumu, kimse çocuğumu almayın falan demiyor, o da biraz ağırdı sanki. çocuğun nerden geldiğini anlamadık ama yine de pek akla yatmıyor bu.

.analist eleman ile sorgu sahnesi en iyi sahnesiydi. her şeye kadir bir velet olarak ortaya çıktı. bir anda tüm elektronik aletleri kullanıyor, tüm bilgiyi alabiliyor. izleme sistemi falan zaten şaka gibi, insana parlayan gözlerinden derdini net anlatıyor. analist aldı götürdü hemen ailesine, yakalanması çok basit olmuştu ama kurtulması güzel oldu.

.salak tarikatın bunu tanrının bir işi zannedip işler yapması, iki tane salağı da peşinden göndermesi gibi bir konusu vardı. en son arkadaşlarını öldürmediği için son ana kadar takip edebildiler. babası yufka yürekli çıktı. kimseler ölmedi. öyle sonunda pek feyz almasak da hoş bir tat bırakarak bitti film.

--- spoiler ---