21 Mayıs 2015

Jupiter Ascending


filmde pek bir numara yok ama izlerken sıkılmadım. en fazla rahatsızlığı aksiyon filmlerinin klasik müziğini basmış olmalarıydı. aşırı gereksiz ve devamlı görüp de bıktığımız aşk hikayemiz de vardı. onsuz olmuyor zaten. bunlar haricinde minik de olsa güzel dialoglar duydum. esas kötülerden stephen hawking abimizi oynayan tip vardı mesela. game of thrones'un ned abisi de iyilerden idi. yan oyuncuları esaslardan daha iyi idi sanki. ne esas oğlanı beğendim, ne esas kızı. kendisi pek tanıdık ama hala radarlarımıza girmediğine göre var bir şeyler demek. şöyle uzaylı bir film izleyeyim, çok da kafaya takmayayım denirse iş görüyor. evrenin durumu, dünyanın ve insanlığın yeri ve önemine dair tatlı laflar mevcut.

--- spoiler ---

.bu güzel kısımlardan başlayayım. esas kötü abimizin yaşamak tüketmektir lafını pek beğendim mesela. hayat bir tüketim eylemidir diyor abimiz. dünyaya hayatı o vermiş ve o alıyor. ondan başka kime döneceğiz? uzaylı tanrı fikri bu tarz bir karakterin kafasına empati yapınca çok da tatlı duruyor aslında.

.dünyadaki yaşamın başka yerden gelmiş olduğuna dair bir sürü film var ama insan bıkmıyor bu konudan, en azından ben bıkmıyorum. evren hanedan arasında bölüşülmüş. herkesin gezegenleri varmış. en büyük sermaye zaman için bu tipler gezegen ekip, insan biçiyorlarmış. tabii sormadan edemiyor insan, madem o kadar güçlüsünüz neden gezegen gereksin ki? yap bir tesis insan üret ve hasat et...

.buna kısmen klon meselesi ile cevap veriyorlar. hani ruhtur, genetik bilmem nedir lazım diyorlar iyi güzel de klonlama kardeş, normal insanlardan insan üret işte. koskoca gezegenidir evrimidir, şusudur busudur beklenir mi? hem modern insan 400bin civarında ortaya çıkmamış mıydı? bunların yaşlar daha onbinlerde olduğundan o da çok mantıklı gelmiyor insana, o kadar uzun vaadede yatırım yapılır mı lan?

.neyse efenim, esas kızımızın neden bu kadar özel olduğunu tam açıklamadılar. genleri uzaylı reenkarnasyon fikriyle o kadar süper denk gelmiş ki vakti zamanında bu veletlerin anneleri imiş. kendisi öldürülmüş. ellemeseler 100bin yaşını falan görecekmiş o derece...

.işte ilkin uzaya meraklı baba, teleskobu için öldürülen baba, geçimini sağlamak için ev temizleyen anne, annesi ile çalışan ve hayatından nefret eden taş gibi hatun. böyle temizlikçi mi var lan? neyse zaten her türlü uymuyordu ya lafımızı etmeyelim. derken bunu tespit ederler ve olaylar başlar.

.kurt kırması esas oğlan tam kızcağızın yumurtalarını satmaya geldiğini hastanede öldürülmek üzereyken dalar ve böyle bir kaç kez daha ölümün kıyısından çekip çıkarır hatunu. havalarda kaptı kaç kez, ben sayamadım. bu konuda dandik aksiyon ayıracı da son anda kurtulma gerginliği yaratma saçmalığı ama yapacak bir şey yok.

.hafiften men in black tarzında hafıza silmeler, insanların farkında olmaması falan filan derken kızcağız kraliyet veletleri arasında paylaşılamaz. ilkin kızına gider, o kadar kötü davranmaz ama küçük oğlan kaldırır bunları. evlilik ile hakkını çalmaya çalışır ama tam yüzük işlenecekken son anda! esas oğlan gelir kurtarır. derken esas kötü büyük oğlan veledi ailesini kaçırır, zorla haklarından feragat ettirecek iken son anda dünya insanlarını düşünüp vazgeçer ve anında esas adam kurtarır.

.tabii koskoca jüpiter'in içine tesis yapmışlar bir tane geminin içeri girmesi ile yıkılmamasını sağlayamamışlar. böyle irili ufaklı bin tane hata var aslında ya neyse öyle aksiyonlu geçti gitti. allah affetsin ne diyelim.

--- spoiler ---