18 Mayıs 2015

Ex Machina


filmin dialoglar pek güzel, görüntüler çok tatlı, müzikleri de pek uygun ama hikayesinde pek bir numara yok. yapay zeka filmleri seviliyorsa her türlü gideri var ama öyle büyük bir beklenti olmadan dialoglardan keyif alayım diye izlenirse daha iyi olur. yapay zeka geliştirme fikirleri bana pek orjinal geldi, sırf bu yüzden filmin yarısına kadar su gibi geçti ama son kısım işte hafif insanlığa göndermeli, hafif saçma olmuş. hikaye hiç olmasaymış love diye bir film vardı mesela, onun gibi absürt bir şey olsaymış daha iyi olurmuş.

--- spoiler ---

.şimdi hikaye olarak bakınca elemanın teki var, ilkin şirket içi piyango kazanmış gibi gösteriyorlar daha sonra özel seçildiği anlaşılıyor, şirketlerinin pek gizli araştırma tesislerine tatil hakkı kazanıyor. film böyle başlıyor, helikopter ile doğa manzaraları içinde varıyoruz, nehri takip ediyoruz ve tesise geliyoruz. tabi tesis derken öyle duvarını ve odalarını görüyoruz. genel çekimlere falan hiç para harcamamışlar. onları doğa manzaraları ile kapatmışlar.

.derken işlerin başında, tesisin içinde şirketin sahibi ve beyni sevgili sakallı abimiz ile tanışıyoruz. adam doğanın içinde pek tatlı bir bina içinde kum torbasını falan yumrukluyor. devamlı böyle aktiviteler filmde en az bir yumruk çakılacak hissi yaratıyor insanda, en azından bir yumruk da çakılıyor hakkaten hehe.

.sakallı abimiz yapay zeka geliştirmiş, onu test etmek için de esas sarışın oğlanı buraya getirtmiş. bir kağıt imzalatıyor, pek gizli diyor. o kadar gizli ki güvenlik görevlisi bile yok tesiste, robotlar var bir de robot yapıcı var. hikaye açısından güvenlik önlemi meselesini atlamışlar mesela, olacak iş değil diyor insan devamında.

.neyse oturumlar düzenleyerek turing testi dedikleri bir zımbırtı ile yapay zekanın ne kadar olduğunu test etmeye başlıyorlar. testi yapacak eleman da testin parçası olduğunu sonradan fark ediyor. adam o kadar iyi bir yapay zeka yapmış ki insan zekasının duyguları ile oynayıp tesisten kaçıyor. böyle de bir yere bağlıyorlar ama yapacak bir şey yok.

.filmin güzel kısımları dialogları idi. yapay zekanın elemanı kandırmasından dem vurarak, labirentte olduğu ve bu labirentten özgürlüğüne kavuşması için gerekenleri yaptığını söylemesi iyidi mesela. sakallı abimizi hep kötü biri olarak görüyorduk ama aslında insanla oynayan sevgili dişi robot ava imiş.

.elektrik kesintilerinden karşı tarafı etkilemeye, her şeyleri ava'nın kendisi yapmış. herkesle oynamış iyi güzel de mesela özgürlük muhabbeti çok etmediler. adam öyle manyak bir yapay zeka yapmış ki özgürlüğüne düşkün bir tip. dışarı çıkmak istiyor ama neden? çıkınca ne yapacak? çıktı gitti şirkete ama pek bir şey yaptığını da görmedik. hikaye bu açıdan da pek bir şey vermiyordu yani. dünyayı ele geçiren robotlar falan yapmasalar bile bir internete sızıp bir şeyler yapsa iyi olabilirdi ne bileyim...

.yapay zekanın geliştirilmesini arama motoruna bağlamaları beni benden aldı. düşününce hakkatten lan diyor insan ama daha önce böyle bir fikir falan duymuşluğum yoktu. ondan bu kadar etkilenmiş olabilirim. insanların tepkilerini, beklentilerini her şeylerini yaptıkları aratmalardan çıkartabilecek bir yazılım. yok artık diyor insan işte.

.wetware dedikleri bir donanım içine bunu eklemiş sakallı abimiz. mimikler için insanların telefonları, kameralarını falan hacklemiş, bir sürü zahmet çekmiş. gelecek budur, insanın evrimi budur. ilerde yapay zekalar afrikalı atalarımıza baktığımız gibi bakacaklar falan demeleri güzeldi de işte tanrı rolü için artistliği haricinde pek bir numarasını göremedik. ha bir de insan kandırma kapasitesi uygundu bu iş için.

.olaylar karışınca, güzel hizmetçi kızımızın da robot olduğu anlaşılıyordu. artık yaptığı robotlar ile yiyişen bir tanrı olmuş kendisi. o kadar gerçekçi dişi yapıyordu adam dayanamıyor tabi. nerde erkek robot? neden cinsiyet diye soruyor eleman da cinsiyetsiz bir taraf için kim kıçını kaldırsın ki diyor? hafiften dağlam lafları da vardı sakallının...

.tabi sonunda yarattıkları tarafından saçma sapan öldürülmesi pek yakışık almadı. o kadar iş yap, elde edilen bilinç seni sevmesin? burada kızgın tanrı göndermesi de olabilir aslında ama biraz ayyaş tanrı olmuş kendisi. neden kilit altında tutuyor? neden sınırlı etkileşime girmesine izin vermiyor? hani en azından askeri amaçlar falan daha mantıklı olurdu, adam bildiğin seks işçisi yaratmış. cıbıldak karı görmeye itirazım yok ama üstüne düşününce bunların pek de oturmadığını söyleyebilirim.

--- spoiler ---