6 Eylül 2014

Ichi


garip bir havası var, türü sadece aksiyon demiş imdb ama tam öyle değil sanki. hani dram desen değil, komedi desen değil. aksiyon da sınırlı aslında. bildiğin türsüz ortada bir film. akışı da bir garip. üstün yetenekli insanlar meselesi ilgi çekici olur da onu bile tam yapmamışlar. böyle garip bir hava verdiği için kötü bulmadım filmi. zaten katanadır, güzel esas hatun oyuncudur ve üstüne bir de enstrüman çalmasıdır istenirse izlenmeli derim. oyunculuklar fena abartı, görüntülerde de arada yapaylık tespit edildi.

--- spoiler ---

.tatlı mı tatlı, gözleri görmeyen bir hanımcağızımız var. kışın ortasında kapı kapı sığınak arar iken görüyoruz kendisini, kapıya geliyor ve yöresel bir çalgı ile tıngırdatıyor ama tabi evin hanımı içeri alır mı bunu? sonradan öğreniyoruz ki en başından zaten güzelliğinin başına bela olması yüzünden yollara düşmüş.

.geyşalık mıdır nedir? tam statüyü bilemedim ama kör kadınları böyle kullanıyormuş sevgili manyak japonlarımız, parasını ödemediği bir hatunu döverken kalkıp gebertecek dedim ama kendisine iliştiklerinde bile ses etmedi. elemanın teki geçerken gördüm dediği elli metre öteden koşup gelip kurtarmaya çalıştığı sırada araya harika bir giriş yaptı. enteresan bir üstün yetenek meselesi olacağı zaten buradan belliydi.

.esas eleman şebek gibi sırıtıyordu, katanasını çekemiyormuş. neymiş küçükken alıştırma yaparken anası bağırmış bu kılıncını bir yere vurmuş, kırılmış ve anasını kör etmiş. sonrada fazla yaşamamış. sopa ile iyi adam dövüyorsan ve adamım, bari sopaylan dalsana kavgalara. o kılıncı çekemeye çekemeye daldığı her kavgaya artık gülmeye başladım. tırsak eleman oraya buraya siniyor falan, insan üzüleceğine salaklığına gülüyor artık.

.neyse hafif komiklikleri vardı tabi ama bunları komik olsun diye yapmamışlar. abartı bağırma meseleleri geçsek bile kötü adamlarımız kötüyüz biz ağız hareketleri ile ortama dalıyorlar idi. kötü adamımız ile sevgili esas hatunumuzun bir kan davalığı varmış. babası ile kapışmış da öldüremeden ölmüş mü? öyle bir şeyler salladılar oraya da, buralar filmin rayından çıktığı bölgelerdi. hatun mafyanın toplantığı yere gidiyor. sana sorularım falan var demeye kalmadan kesip biçiliyor ve hapsediliyor.

.yahu sen niye oraya gittin? hani süperdin? adamlar taş makas kağıt oyunu gibi güçlü belledikleri karakteri fazla da yormadan kazandırıveriyorlar. ilk hatunu süper güçlü sandık, sopaylan esas oğlan daha güçlü çıktı. sonra elebaşları hatunu dövünce esas kötü ile esas oğlan nasıl olacak acaba dedik?

.finali de bunun için döşemiş abilerimiz, kılıncını en son "kadınını istiyorum" olayından sonra çekebildi. iktidarı ve anasını unutması ancak o zaman nasip oldu herhalde ama bir baktık ki dağ gibi delikanlı yıkıldı. aynı zamanda yendi sayılır ama beraberlik diyelim. ikisi de öldü çünkü... son darbeyi bizim hatun yaptı ama yine de sayıyı esas oğlana yazıyoruz. bir elini tutmaya sevdiceği için ölmüş oldu. adamlar romantik, bizim gibi değil.

.kulakların süperliği ile zarları duyabiliyor, deredeki balıkların oltaya geldiğini önceden farkedebiliyordu bu hanım kızımız. böyle deli özellikleri artırabilseler çok tatlı film olurmuş ya böyle araya karışık bir film olmuş.

--- spoiler ---